Sistem endüstrisi bir bütün olarak güçle ilgilenmez. Bunun cesur bir ifade olduğunu biliyorum ama doğru olduğuna inanıyorum. Yarı iletken endüstrisi biraz endişeli, ancak yalnızca dolaylı olarak. Gücü önemsiyorlar çünkü termal sorunlar bir çipe veya bir pakete sıkıştırabilecekleri işlevselliği sınırlıyor.

Veri merkezi operatörleri gibi bazı kullanıcılar, ihtiyaç duydukları altyapı ve soğutma miktarını etkilediği için gücü önemsediklerini iddia ediyorlar, ancak sözleri biraz boş çünkü çalıştırdıkları herhangi bir yazılımın güç verimliliğini sorguladıklarını hiç görmedim. donanım. Bu maliyeti görmezden gelirler ve rakipleri de aynısını yaptığı için gerçek bir sorun olmaz. Hala çoğu zaman şirket içi veri merkezlerine sahip olmaktan daha ucuz hale getiren ölçek ekonomilerine sahipler.

En iyi ihtimalle, bir yarı iletken için, çiplerini sınırlayabilecek olanın ötesinde güç endişesi de görecelidir. Bir rakip, gücün yarısını tüketen bir çip sunarsa, müşteriler bunun için biraz daha fazla harcamaya veya daha çok güç tüketen bir çözüme kıyasla onu tercih etmeye istekli olabilir. Ama daha ne kadar ödeyecekler? Ve yatırıma değer mi? Pil ömrü, işlevsellik ve bir Apple ürünü söz konusu olduğunda stil açısından ikincil bir husustur.

Son zamanlarda yaptığım röportajların çoğunda, artan sayıda insanın güç israfının büyüklüğü hakkında üstü kapalı bir tiksinti duyduğunu duydum. Bu israfı vurgulamaya çalışan makaleler yazdım, ancak çoğu insanın konuşacağı tek şey, çiplerin yanmaması için gücü yeterince azaltan tekniklerin mevcut olduğu. Bundan daha ileri gitmezler. Meydana gelen gerçek güç israfına kimse değinmeyecek. Basit bir örnek olarak, masaüstü bilgisayarımdaki ekranlar uyku moduna geçtiğinde, GPU neden bir görüntü oluşturmaya devam ediyor? Üretilmekte olan verilerin gerçekten kullanılıp kullanılmadığını söylemek için bir geri besleme olması gerekir. Çerçeve arabelleği korunduğu veya zamanında yenilenebildiği sürece, diğer her şey boşa gidiyor ve GPU, toplam bilgisayar gücümün önemli bir bölümünü tüketiyor.

Yazılım en büyük suçlu olmaya devam ediyor, çünkü yazılım şirketleri her zaman üretkenliğin en önemli şey olduğunu iddia ediyor. Son röportajlarımda, bir kişi, yazılımın verimli bir dil kullanılarak yazılması durumunda bir akıllı telefonun muhtemelen 5 kat daha uzun süre dayanacağını söyledi. Diğerleri, yazılım mühendislerinin, gerçek zamanlı hızlarda veya buna yakın hızlarda çalışmadıkları takdirde performans veya gücü analiz etmelerini sağlayan araçları kullanmayacaklarını söylediler. Bunu sağlayabilecek herhangi bir şey için para ödemeye de istekli değiller. Temel olarak, uygun algoritmaları seçmenin veya dar döngülere odaklanmanın ötesinde yazılımlarını geliştirmek için hiçbir teşvikleri yoktur. O zaman bile, çok azı bunu doğru anlıyor ve verimli veri düzeni veya buna benzer herhangi bir şeyi dikkate almıyor gibi görünüyor.

EDA endüstrisinde bir yazılım yöneticisi olarak geçmiş deneyimlerimden, düşük seviyeli yazılım paketlerinin bile ne kadar verimsiz olduğunu biliyorum. O zamanlar sadece performansla ilgilenirken, mühendislik ekibime standart C kitaplığının yaklaşık yarısını kullanmalarını yasakladım. gibi rutinler malloc ve printf kolayca önlenebilecek büyük miktarlarda şişkinlik içerecek kadar genel amaçlı olmaya çalışın. Nadiren kendilerine neden bir istisna verilmesi gerektiğine dair kanıt sağlamaları gerekiyordu. Bunun yerine, ihtiyaçlarımıza göre uyarlanmış ve çok daha hızlı çalışan rutinler oluşturmak için az miktarda zaman harcadık. Bu aynı zamanda çok daha az güçle sonuçlanacaktı.

Benzer şeyler yapan başka EDA şirketleri biliyorum ama bu 20 yıl önceydi ve bugün hala yapılıyor mu emin değilim. Bundan şüpheliyim, ancak benzer şeyler yapılmaya devam ederse lütfen yorum yapın.

Çalışma ortamlarımızın dışında, artan sayıda insan çevre konusunda endişe duyduklarını söylüyor. Bu sözler de biraz boş. Evet, elektrikli bir araba satın alabilirler veya bazı değişiklikler yapabilirler, ancak ChatGPT gibi büyük miktarda güç tüketen şeyleri veya sosyal medya platformları gibi ücretsiz yazılımları kullanmaktan da mutlu olurlar. Bunların gerçek çevresel maliyetini asla sorgulamazlar. Çevresel zararın bir şekilde gizlenmiş olması onu kabul edilebilir kılmaz.

Özgür yazılıma bağımlıyız ve bedelini çevre ödüyor. Daha iyi algoritmalar geliştirmek yerine, yazılımı devasa makine çiftliklerine eşleyen metodolojileri kullanmaya teşvik ediliyoruz. Gereksiz grafikleri veya aşırı süslü arayüzleri kapatmama izin veren yazılımda güç seçenekleri istiyorum. Bana ucuz ve tutumlu seçeneği ver.

AI'daki geliştirmelerin çoğu, insanlığı ilerletmeyen veya net bir fayda sağlamayan amaçlar içindir. Bazıları yapay zekanın etiğini sorgularken, ben de bu devasa veri modelleriyle ilişkili çevresel etkiyi karşılayıp karşılayamayacağımızı sorguluyorum.

Belki yaşlandıkça yoruluyorum ama teknoloji dünyasının iki yüzlü olmasından bıktım. Maliyeti daha fazla olsa bile güç konusunda gerçekten endişelenmeye başlamamızın zamanı geldi.