Zephyrnet Logosu

Karantinalar ve su kalitesi: bina kullanım araştırması önerilere yol açıyor | Çevre

Tarih:


Karantinalar sırasında binalarda doluluk oranının azalması su kullanımının azalmasına neden oldu ve durgunluk nedeniyle su kalitesiyle ilgili endişeler arttı. Hükümetin uyarıları, su sistemlerinde artan kimyasal ve mikrobiyolojik kirlenme risklerinin altını çizdi. Araştırmalar, kullanımın azalmasının ve durgunluğun ağır metal seviyelerini yükseltebileceğini ve dezenfektan etkinliğini azaltarak mikrobiyal büyümeyi etkileyebileceğini gösterdi. Bu sorunu çözmek için, su kalitesini geçici olarak iyileştiren ancak aynı zamanda bina su sistemlerini etkili bir şekilde yönetmenin karmaşıklığını da ortaya çıkaran düzenli tesisat temizliği önerildi.

son zamanlarda ders çalışma (https://doi.org/10.1016/j.ese.2023.100314) derginin 18. cildinde yayınlandı Çevre Bilimi ve Ekoteknoloji bina doluluğunun azalmasının su kalitesi üzerindeki etkisine dair önemli bilgiler ortaya koyuyor gibi görünüyor.

Purdue Üniversitesi'nde yürütülen bu araştırma, karantina sırasında bina doluluğunun azalmasının su kalitesi üzerindeki etkisini araştırdı. Çalışma, farklı özelliklere sahip dört binaya odaklandı ve düşük kullanım dönemlerinde su kalitesindeki değişiklikleri değerlendirdi. Ağır metal konsantrasyonları ve klor seviyeleri gibi temel parametreleri izleyerek su durgunluğunun etkilerini değerlendirdi.

Bulgular, uzun süreli durgunluğun, ağır metal ve klor seviyelerindeki değişiklikler de dahil olmak üzere su kalitesinde önemli değişikliklere yol açtığını gösterdi. Bu farklılıklar binanın yaşı, büyüklüğü ve su sistemi tasarımı gibi faktörlerden etkilenmiştir. Çalışma aynı zamanda sıhhi tesisat sistemlerinde durgun suyu yenilemek için bir yöntem olan yıkama uygulamalarının etkinliğini de değerlendirdi.

Sonuçlar, yıkamanın durgunluğun bazı olumsuz etkilerini hafifletebileceğini, ancak etkinliğinin farklı bina türlerine göre değiştiğini ortaya çıkardı; bu da değişen doluluk seviyelerine sahip binalarda su kalitesini yönetmenin karmaşıklığını ortaya çıkardı. Bu araştırma, özellikle bina kullanım kalıplarını önemli ölçüde değiştirebilecek pandemik gibi beklenmedik olaylar sırasında özelleştirilmiş su yönetimi stratejileri geliştirmenin öneminin altını çiziyor.

Özeti

  • Standart bir tesisat yıkama kılavuzu mevcut değildi.
  • Dört düşük doluluk oranına sahip kurumsal bina (aynı kaynaktan) örneklendi.
  • Klor kalıntısı genellikle tüm binalarda tespit edilmiyordu.
  • 1 binanın girişinde 7 saat süren yıkamanın ardından klor tespit edilmedi.
  • Yaygın bir Cu, Mn, Pb ve Zn kirliliğine rastlanmadı.

Baş araştırmacı Kyungyeon Ra, Purdue Üniversitesi'nden bir ekiple birlikte, pandemi sırasında değişen bina kullanım düzenleri nedeniyle su kalitesindeki değişiklikleri anlamada bu araştırmanın öneminin altını çiziyor.

Bu çalışma, düşük doluluk oranına sahip binalarda etkili su yönetimi stratejilerine duyulan ihtiyacı vurgulamaktadır. Bulguların, özellikle su durgunluğuyla ilişkili risklerin anlaşılması ve azaltılması ve uygun yıkama protokollerinin tasarlanması açısından halk sağlığı açısından etkileri var.

spot_img

En Son İstihbarat

spot_img